Moleküler Biyoloji ve Genetik
Uzun yaşamak genetik değil!
19. ve 20. yüzyıllarda doğmuş akrabalar üzerine odaklanılan bilimsel çalışmalarda, genetiğin kişilerin yaşam süresi üzerinde sanıldığından daha az etkiye sahip olduğu belirlendi.
Calico ve Ancestry şirketi araştırmacıları tarafından yürütülen ve sonuçları "GENETICS" dergisinde yayımlanan çalışmada, 400 milyondan fazla kişiyi kapsayan soyağaçları üzerinde inceleme yapıldı. Çalışmanın bulguları, yaşam süresinin kalıtsallığının geçmiş tahminlerin çok altında olduğunu gösterdi.
Genetiğin uzun yaşam üzerindeki etkisinin incelendiği araştırma sırasında Ancestry'nin soyağacı bilgilerini sadeleştirdiği; Calico ekibiyle ise yalnızca kişilerin doğum ve ölüm yılları, doğum yerleri ve soyağacın yapısını oluşturan aile bağlantılarıyla ilgili veri paylaşımı yapıldığı belirtildi.
Matematiksel ve istatistiksel modellemeyi birleştiren bir yaklaşımı kullanan araştırmacılar, 19. ve 20. yüzyıllarda doğmuş akrabalar üzerine odaklandı.
Eşlerin, ana-baba ve çocukların, kardeşlerin, birinci dereceden kuzenlerin ve uzak akrabaların yaşam süreleri arasındaki korelasyon incelendi. Eşlerin yaşam süreleri arasındaki benzerliğin, kardeşlerin yaşam sürelerindeki benzerlikten daha fazla olduğunu ortaya koyan çalışma; genetiğin yaşam süresinde baskın etken olmadığını gösterdi.
Daha önce kişilerin yaşam sürelerindeki benzerlikte genetiğin yaklaşık yüzde 20 ila 30 belirleyici olduğu tahmin edilirken, yapılan araştırmanın sonucu bu oranın yüzde 10'dan daha az olduğunu gösterdi.