Biyoteknoloji
Farma Alanında Yükselen 5 İnovasyon
Farmasötik firmalarında bulunan inovasyon takımları dijital sağlık alanında da heyecanlı çalışmalar yapmaktalar.
Yaşadığımız yüzyıl teknolojinin hızla ilerlediği, eski modelleri ve işlemleri bozduğu ve yeni modelleri ortaya çıkardığı bir dönem. Gelecekte lazım olacak yetenekler gelitirmeye odaklanmak için ve yeni fırsatları kaçırmamak için bu yeniliklere adapte olmak ve takip etmek oldukça faydalı.
Steve Jobs “21.ci yüzyılın en büyük inovasyonu biyoloji ve teknolojinin kesişimnde olacak.” dediği bir öngörüsü var mobil sağlık konularını işaret ettiği. Mobil teknolojiler ve farma alanının kesişiminden ortaya çıkan pek çok yeni ürün yavaş yavaş günlük hayatımızda da kendine yer bulmaya başladı. Bu alandaki en çarpıcı 5 inovasyon ise aşağıda :
1. HASSAS TIP
Hassas tıp klinik ve moleküler bilgilerin entegre edildiği ve hastalığın biyolojik temelinin anlaşıldığı bir uygulama türüdür. DNA verisinin genom sekanslama ile elde edilmesi bu çalışma için temel önemdedir. Araştırmacılar bu veriyi belirli gen abnormalitelerini ya da biyomarkerları araştırmak ve tespit etmek için kullanmaktadırlar. Böylece hangi hasta için hangi ilaç kullanımının daha etkin olabileceği ve hangi ilaçlarda yan etkilerin riskli olabileceğini belirlemeye çalışmaktadırlar. Bu teknoloji ile hedeflenmiş terapilerin geliştirilmesine yardım edilebilir.
Hedefli terapiler için öncelikle hastaların genetik yapısı test edilmeli ve buna göre tedavi belirlenmelidir. Böylece doktorlar hastaya doğru ilacı doğru dozajda verebilirler. Bu durum ise ilaçların istenmeyen yan etkilerinin azaltılması için önemlidir.
Başkan Obama Hassas Tıp Girişimine 215 milyon dolar sağlaması ve genetik araştırma şirketlerinin artması ile hız kazanmıştır. FDA bu çalışmaların pazarda yerini alabilmesi için sürenin azaltıldığını öngörmektedir.
Birleşik Krallıkta ise GlaxoSmithKline, Roche, AstraZeneca, Biogen, AbbVie ve Genomics England’la çalışan diğer grupların çalıştıkları proje ile nadir görülen hastalıklar ve kanser gibi hastalıkları içeren 70,000 NHS hastasıyla birlikte 100,000 genom sekanslanacak. Ayrıca Poche ve Pfize 23andMe ile yaptıkları anlaşma ile Parkinson’s ve Crohn’s hastalıklarına erişim konusunda iş birliğine girdiler ve böylece bu hastalıkların ortaya çıkışı ile ilgili ipuçları arıyorlar.
2. mSAĞLIK (mHealth) SENSÖRLERİ
Sağlık ve farmakoloji araştırmacıları mobil sağlık teknolojilerini klinik araştırma süreçlerine dahil etmeye başladılar. Akıllı telefonlar işlemci gücü ve gelişkin sensörleriyle hasta hareketini ve kaydedilmesi gereken değerleri kaydedebiliyorlar. Bu durumda, pazara çıkıştan sonra ilaçları takip edebilme ve daha çok sayıda insanı araştırmaya katılması için takip edebilmeyi mümkün kılıyor. Böylece daha çok insandan veri toplanmasıyla da daha doğru değerler elde edilebiliyor. Apple, özellikle Parkinson’s, diyabet, kardiyovasküler hastalıklar, astım ve meme kanseri için öncü enstitüler tarafından sürdürülen klinik araştırmalara uygun pek çok mobil sağlık uygulamasını iPhone için sunmuş durumda.
Ayrıca mobil sağlık sensörleri sadece akıllı telefonalrda bulunmuyor. Pek çok giyilebilir cihaz mesela akıllı saatler ve fitness bantları ivmeölçer, GPS ve pek çok biyolojik parametreyi takip edebilen sensörlere sahipler. Bu sensörlerin daha hassas ve güçlenmiş olması ile klinik denemelerde verilerin uzaktan toplanması, eş zamanlı veri takibi gibi büyük potansiyeller bulunmakta. Kalp hızı, uyku, stress, sıcaklık, şeker, kan oksijeni gibi pek çok ölçümü yapabilen gelişmiş sensörler üzerinde çalışmalar devam etmekte. Ayrıca internet bağlantısı da olan cihazlar ile hastalar eş zamanlı olarak biyolojik verilerini araştırmacılar ve doktorları ile paylaşabilecekler. Bu durum farma sektöründe ve Klinik Araştırma Organizasyonlarında büyük bir kayma yaratacak.
3. ÜÇ BOYUTLU YAZICI
Geçtiğimiz aylarda, epilepsi ilacı Spritam ilk FDA onaylı 3 Boyutlu yazıcı ile üretilmiş ilaç oldu. İlacın üreticisi Aprecia Parmakoloji, Doğru dozu içerene kadar kat kat ilaçların üretilebilecğeini belirtiyor. Bu teknik ile hapın 1000mg doza kadar ulaşabileceğini ve kolayca çözünebilir bir halde olacağını belirtiyor.
University College London Farmakoloji Okulu araştırmacıları ise 3B yazılmış hapları piramit ve halka çörek gibi değişik şekillerde geliştirdiler. Değişik şekilli hapların standart yöntemle elde edilmesi zor bir işlem. Araştırmacılar ayrıca ilaç salınımının, hapın yüzey alanı ile ilişkili olduğunu belirtiyorlar. Sadece yüzey alanı da değil hacim yüzey alanı oranı bu noktada önemli oluyor. bu sebeple farklı şekillerdeki ilaçlar önem kazanıyor.
3 Boyutlu ilaç yazabilmek gelecek için ciddi önemler taşımakta. Hastalar için doğru dozlamalara aship ilaçalrın hastanede basılabilmesi ilk önemli gelişme olacak. Bunun daha da ilerisi ise, bilgisayara indirilebilir ilaçların evde basılabilir hale gelmesi olacak.
4. NANOTEKNOLOJİ
Nanoteknoloji 1 ile 100 nanometre aralığındaki boyutlara sahip teknolojiyi betimlemek için kullanılıyor. Gazetenin bir sayfasının kalınlığının 100,000 nanometre kalınlığında olduğunu düşünütsek ne kadar ufak boyutlardan bahsedildiği daha açık olacaktır. Boyutları dolayısıyla nanopartiküller kan ile vücutta her yere taşınabiliyor. Günümüzde özellikle antikanser ilaçların toksik özelliklerini azaltmak için hedefleme yapmak ve doğru bölgeye ilaçların iletilmesi için geliştirilmiş durumdalar.
Nanoteknoloji alanı hızla ilerlemekte. araştırmacıalr şimdilerde nanoteknoloji ile hastaların ilaçlarını düzenli alıp almakdıklarını da tkip edebilmekteler. Hastanın akıllı telefonundan doktora bu bilgiler gönderilebilmekte.
Medikal araştırmacıalr ayrıca nano-robotlar üzerinde çalışmakta. Önceden programlanıp vücuda gönderlebilecek nano-robotlar insan vücudu içinde çalışabilecek. Kanser hücrelerinin yok edilmesi yada cerrahi müdehalelerin içeriden robotlar ile yaplabilmesi hedeflenmekte.
5. YAPAY ZEKA
Öğrenme yeteneğine sahip olan bilgisayarlar, IBM Watson, ile milyonlarca sayfadan oluşmuş bilimsel bilginin işlenmesi ve birleştirilmesi farmakoloji şirketleri için yeni bir kapı açabilecek önemde. Eski ilaçların değerlendirilmesi, yeni ilaçların geliştirilmesi gibi koularda milyonlarca satır bilimsel yayın bu şekilde işlenebilir. IBM’in bilgisayarı Watson, hastalıklar arasında daha önceden bilinmeyen bağlantılar buldu ve bulmaya devam ediyor.
Büyük farma şirketlerindeki araştırmacılar ve bilim insanları artık yapay zeka ve Watson gibi bilgisayarlardan yardım alarak araştırmalarını sürdürüyorlar. Johnson&Johnson ve IBM Watson Discovery Advisor takımı arasındaki iş birliği ile, Johnson&Johnson Watson’a bilimsel makaleleri okuma yorumlama, klinik verileri anlamlandırma gibi işleri nasıl yapacağını öğretiyor, Sanofi ise hali hazırda kullanılan ilaçların daha etkin nasıl kullanılabileceğini Waton ile araştırıyor. Watson bir kaç dakika içinde milyonlarca sayfa makale, klinik kayıt, araştırma not defteri gibi veriyi işleyebiliyor. Böylece ilaç gleiştirme süreçlerinde ve ilaç keşfi süreçlerinde maliyetler azalırken hız artabiliyor.
Kaynak : http://blog.proclinical.com/top-5-emerging-innovations-in-pharma