Biomedya - Biyoteknoloji & Yaşam Bilimleri

“Altı yaşında çıkan azı dişi, insanlık tarihi boyunca genelde 50-60 yaşına kadar dayanmalıydı,” diyor Ohio Eyalet Üniversitesi Üst Arlington Diş Kliniği ve Diş Onkolojisi Kliniği direktörü Matthew Messina. “Ama şimdi o dişin 90-100 yaşına kadar dayanmasını bekliyoruz.” Dişlerimizin bu uzun ömürlü yolculuğunda sağlıklı kalmaları için, doğru bakım yöntemlerini efsanelerden ve geçici akımlardan ayırmak hayati önemde. İşte yapmamanız gereken 5 şey:

1. Fırçaladıktan sonra ağzınızı çalkalamayın

• Temel ağız hijyen kuralları nettir.
• Messina’nın “sağlıklı dört” dediği öneriler şunlardır:
• Günde iki kez florür içeren diş macunuyla diş fırçalayın
• Günde bir kez diş ipi veya arayüz temizliği yapın
• Düzenli olarak diş hekimine görünün
• Sağlıklı beslenin

Ve fırçalama sonrası sadece tükürün, çalkalamayın. Çünkü florürün diş minesini güçlendirmesi için ağzınızda bir süre kalması gerekir. Çalkalamak istiyorsanız, bunu diş fırçalamadan önce, nazikçe diş ipi kullanırken yapın.

2. Dişlerinizi alet gibi kullanmayın

Dişlerinizin amacı yemek yemek—paket açmak, etiket koparmak veya şişe açmak değil. Messina, bu tarz davranışların diş kırılmalarına yol açabileceğini söylüyor. Bu gibi işler için diş yerine pense kullanmak çok daha akıllıca.

3. Yağ çekme (oil pulling) gibi geleneksel yöntemleri dikkatle değerlendirin

Binlerce yıllık geleneksel uygulamalardan biri olan yağ çekme, ağzınızda yenilebilir bir yağı (örneğin hindistancevizi yağı) çalkalayıp tükürmekten ibaret. Messina’ya göre bu yöntemin etkili olduğuna dair sağlam bilimsel kanıtlar yok, ancak sağlıklı bir ağızda büyük bir zararı da yok. Yine de ağız enfeksiyonu varken uygulanması önerilmiyor.

4. Kömürlü diş macunlarından uzak durun

Aktif kömür, diş beyazlatma amacıyla pazarlanan popüler ürünlerden biri. Ancak Messina, kömürlü ürünlerin zımpara etkisi yaparak diş minesine kalıcı zarar verebileceğini vurguluyor. “Kömür ürünlerini fazla kullanmak, diş minesini aşındırabilir ve bu hasar geri gelmez,” diyor.

5. Sık sık atıştırmayın – dişler gün boyu asit banyosu yapmasın

Diş fırçalamanın iştahı bastırdığı fikrine gelince, Messina bu etkinin tat kaynaklı olduğunu söylüyor. Diş fırçaladıktan sonra bir şeyler yemek tatsız geldiğinden, beyin yeme zamanının bittiğini anlar. Asıl önemli olan, ne sıklıkla yediğimiz. Çünkü ağzımızdaki bakteriler şekerle beslendikçe asit üretir ve bu da diş çürümesine yol açar. Sürekli atıştırmak, ağzımızı “gün boyu süren bir asit banyosuna” maruz bırakır.

Messina'nın önerisi:

Atıştırmalıkları ana öğün sonrası tatlı olarak birleştirin, böylece bakterilere sürekli besin sunmamış olursunuz.

Kaynak: popsci.com