Moleküler Biyoloji ve Genetik
Yunusların Beyinleri Alzheimer Belirtileri Gösteriyor
Oxford Health NFS Foundation Trust'ta psikiyatrist Profesör Simon Lovestone tarafından yürütülen çalışmada eşsiz Alzheimer hastalığına sahip olan tek canlının insanlar olmadığı ortaya çıktı. Aynı zamanda Oxford Üniversitesi'nde bir araştırmacı olan Lovestone: "Alzheimer hastalığını insan beyni dışında başka bir beyinde tam gelişmiş halde belirtilerini bulmak çok nadir bir şeydir. Böyle açık bir kanıtın yani beyinde bulunan protein plaklarının ve düğümlerinin (tangles) vahşi bir hayvanda Alzheimer hastalığı ile ilişkilendirilmiş olması ise bir ilk" dedi.
İnsanlar neredeyse eşsiz; çocuk sahibi olma dönemini geçip hem erkeğin hem de kadının 40'larında kısır kalıp daha sonra uzun bir hayat sürdürebilmesi gibi. Ancak insanlar en fazla 110 yıl yaşayabiliyorlar. Diğer hayvanlar ise kısır kaldıktan kısa bir süre sonra ölme eğilimindedirler.
Alzheimer & Dementia gazetesinde yayınlanan çalışmada araştırmacılar kısırlıktan sonra uzun süre yaşamanın sonucunu Alzheimer ile ilişkilendirdiler. Başka türlerin beyinleri ile çalışılan bu araştırmada, yavruladıktan sonra uzun yıllar yaşayabilen yunuslar araştırıldı.
Aralarında St. Andrews ve İskoçya'da bulunan Edinburgh Üniversitesi, ABD'deki Florida Üniversitesi ve Oxford Üniversitesi'nin araştırmacılarını da bulunduran bir ekip, sonradan İspanya sahillerinde kıyıya vurarak ölen yunusun beyninde Alzheimer belirtileri buldu.
St. Andrews Üniversitesi'nden Frank Gunn-Moore: " Daha önce yunuslarla çalışmış olan ortaklarımızdan Simon'un bu yunusun Demans'a sahip olabileceğini söylediğini duyduğumda bu benim için bir şaşkınlık anı olmuştu" dedi.
Edinburgh Üniversitesi'nden ve Roslin Enstitüsü'nden ve ayrıca bu çalışmanın ilk yazarı olan Danièlle Gunn-Moore: "Bu çalışma bize hayvanlar ve insanlar arasındaki karşılaştırmalı araştırmalar için Demans hakkında önemli soruları dikkate alırsak, hayvanların bizlere söyleyecek çok şeyleri var" dedi.
Ekip, yunusların beyninde bulunan beta amyloid denilen bir protein "plağını" ve ayrıca bir başka proteinin düğümü (tangles) olan ve tau olarak adlandırılan proteini analiz etti. Bu plaklar ve düğümler Alzheimer'ın işaretleridir.
Ekip, insanların ve yunusların Alzheimer hastalığına duyarlı neredeyse eşsiz türler olduğunu düşünüyor. Çünkü bu iki türdeki insülin hormanlarının işleyişi beyinde değişimlere neden oluyor. İnsülin kandaki şekeri düzenler ve insülin sinyali olarak da bilinen karmaşık bir kimyasal yığını oluşturur. İnsülin sinyalindeki değişimler insanlarda ve memelilerde diyabete neden olurken bir önceki bilimsel araştırmalarda bazı hayvanlarda (fare ve meyve sineği gibi) aşırı kalori kısıtlaması yüzünden değişen insülin sinyalinin hayvanlarda ömrü üç kat arttırdığı görülmüştü.
Lovestone: "İnsanda insülin sinaylinin, bir fareye çok az kalori vererek yapay olarak üretim yapılması işlevine benzer şekilde evrimleştiğini düşünüyoruz. İşte bu kısırlık yıllarının ötesine ömrün uzamasını neden oluyor, ancak bu durum diyabete neden oluyor ki bu da Alzheimer olarak gelişim gösteriyor. Ama bizim çalışmalarımız yunusların ve katil balinaların (kısırlık döneminde uzun süre yaşayan hayvanlardan biri) birçok yönden insanlara benzediğini öne sürüyor; insülin sinyali sistemi ki bu onları ilginç bir diyabet modeli yapıyor ve artık şundan da eminiz ki yunuslarda görülen Alzheimer insanlarınki ile aynı" dedi.
Vahşi doğada yunusların davranışlarını araştırmadan diğer yaşlı yunuslarda da aynı anı problemlerininin ve karışıklarınının insanlardaki Alzheimer gibi görüldüğünü söylemek zor. Ancak araştırma ekibi yunusların esir alınarak teste tabi tutulmalarına karşılar.
Çalışma aynı zamanda insanlar için aşırı kalori kısıtlamasıyla dramatik olarak insan ömrünü uzatmayı da içeriyor. Lovestone: "Eğer bu konuda haklıysak o zaman çok geç kaldık, on binlerce yıl kadar. Bu bizim evrimimizde ne kadar önce insülin direncine sahip olduğumuz ile ilgili. Mantıklı bir beslenme sağlık açısından belirgin yararlara sahiptir ve bu aynı zamanda obezite yüzünden erken ölümden kurtulmamız için de çok önemlidir, işte tam da bu yüzden aşırı kalori kısıtlamasının insan hayatını uzatamayacağını düşünüyoruz. Genetik mühendislik ile farelere Alzheimer ile ilişkilendirilmiş plaklar yerleştirilse de, düğümler oluşmuyor sadece çok hafif beyin hücresi hasarları oluşuyor. Bu da hastalığı iyileştirmek için yeni hedefler bulmamızı ve aynı zamanda hastalığı değiştirebilecek potansiyel ilaçların üzerinde çalışmamızı da zorluyor. Ancak değişen insülin sinyali bir hayvanı Alzheimer'a daha duyarlı hale getiriyorsa, bu doğru modelde fareler üretilebilir ve yeni tedaviler yapmak için üzerlerinde testler yapabiliriz" dedi.
Lovestone şu anda Alzheimer hastalığına karşı laboratuvarda geliştirilebilecek yöntemler bulmayı umut ediyor.
Kaynak: https://www.laboratoryequipment.com/news/2017/10/dolphin-brains-show-signs-alzheimers-disease