Biyoteknoloji / Çevre ve Doğa
Sivrisinekler Neden Bazı İnsanları Daha Çok Isırır?
Sivrisinekler üreme döngülerinin bir parçası olarak dişilerin yumurta üretimi sırasında ihtiyacı olan proteinleri alabilmesi için insan kanından yararlanmaktadır. Sivrisineklerin kendileri hastalık oluşturmasa bile taşıdığı hastalığa sebep olan ajanlar, patojenler ve virüsler gibi, insanların hayatlarını dang ateşi, sıtma gibi hastalıklar ile tehlikeye atmaktadır [1].
Dişi sivrisinekler temel olarak insanları ayırt ederken insanların ürettiği uçucu kimyasallara yani vücut kokularına göre karar vermektedir. Vücut kokunuz genetiğinize, yaşınıza, cinsiyetinize, hamilelik durumunuza, kan tipinize, mikrobiyotanıza, hareketliliğinize, sağlık durumunuza, diyetinize, kullandığınız ürünlere değişiklik gösterebilmektedir. Bu koku bazı durumlarda sizi sivrisinekler için vazgeçilmez bir besin yapabilirken bazı durumlarda ise sizden kaçmalarını sağlayabilir.
Sivrisinekler vücut kokularını tercih ederken yüzlerde protein reseptöründen oluşan oldukça sofistike bir sistem ile tercih yaparlar. Bu protein reseptörleri üç ana dala ayrılmaktadır; koku reseptörü, iyonotropik reseptör, tatma reseptörü. Bahsi geçen reseptörlerin aralarındaki kompleks iletişim kalıpları sebebiyle henüz tam anlamıyla anlaşılmış durumda değildir [2].
Yaygın olarak sarımsak ve B12 vitamini tüketiminin sivrisinekleri uzaklaştırdığı düşünülse de aralarında herhangi bir ilişki olmadığı görülmüştür. Buna ek olarak muz gibi potasyum bakımından zengin gıdaların, baharatlı ya da tatlı yiyeceklerin tüketimi ise sivrisineklerin çekimini etkileyeceği düşünülmektedir. Ancak aralarındaki ilişki henüz kanıtlanmamıştır. Aynı zamanda yapılan araştırmalar bira tüketiminin Aedes albopictus ve Anopheles gambiae Giles türü sivrisinekleri çektiğini göstermiştir. Ek olarak yapılan bir çalışmada üzüm tüketiminin herhangi bir etkisi yok iken, muz tüketiminin sayısı fark etmeksizin deneklerin bazılarında sivrisinek tarafından ısırılmalarının azaldığı gözlemlenmiştir [3].
Günümüze kadar yapılan çalışmalarda beslenme şekli ve sivrisineklerin ilgisi arasında tutarlı bir veri elde edilemediği için ikisi arasındaki ilişki çözümlenememiştir [1, 3]. Yapılan bazı araştırmalarda ise ısırıldığınız sinek tarafından bulaşan hastalık sebebiyle sizi sineklere daha çekici hale getirdiği gözlemlenmiştir. Sıtma bulaşmış hastaların A. gambiae türü sivrisinekler için daha çekici olduğu kaydedilmiştir. Aynı zamanda beden ağırlığı daha fazla olan bireylerin sivrisinekler ve tatarcıklar tarafından tercih edilme oranın daha fazla olduğu araştırmalar sonucu ortaya çıkmıştır, bunun sebebinin ise karbondioksit salınımı ve vücut yüzey alanından kaynaklı olabileceği düşünülmektedir [1]. 6-methyl-5-hepten-2-one (6-MHO), geranilaseton (GA) molekülleri doğal sinek kovucu gören moleküllerdir. 6-MHO turunçgil kokusuna benzer meyve kokulu, renksiz bir sıvı iken GA [4] ise şeffaf bir yağ olup mango, pirinç, ve domatesin aromasını oluşturan moleküllerden biridir [5, 6]. Araştırmaya göre 6-MHO ve GA’nın insanlarda spesifik oranlarda üretildiğinde doğal sinek kovucu etkisi olduğu görülmüştür [7]. Böcek kovucu olarak kullanılan DEET gibi bileşiklerin kullanımlarının sınırlılığı, kozmetik kaygıları, cilde yüksek konsantrasyonlarda uygulanması gerekliliği, fiyatı gibi sebeplerden ötürü alternatifleri aranmaktadır. Günümüzde kullanılan sivrisinek tuzakları hantal ve pahalı olmasından tercih edilen yöntemlerden biri olmamaktadır [2]. Sivrisinekler tarafından ısırılmak ne kadar kulağa hoş gelmese bile gelecekte genetiği değiştirilmiş sivrisineklerle karşılaşacağız.
Biyoteknoloji firması Oxitec, bulaşıcı hastalık taşıyan yabani Aedes aegypti sivrisineklerinin popülasyonunu baskılamak için modifiye edilmiş sivrisinekleri ilk kez Florida’da doğaya saldı. Modifiye edilmiş erkek sivrisinekler taşıdıkları gen sayesinde dişi sivrisineklerin erken larva aşamasında ölmesine sebep olmaktadır. Sonraki jenerasyonlarda ise erkek sivrisinekler modifiye geni taşıyarak dişi sivrisineklerin oluşmasını engellemektedir [8].
Kaynaklar:
www.drbioengineer.com
[1] Fernández-Grandon, G. M., Gezan, S. A., Armour, J. A., Pickett, J. A., & Logan, J. G. (2015). Heritability of attractiveness to mosquitoes. PloS one, 10(4), e0122716. Chicago [2] Ray, A. (2015). Reception of odors and repellents in mosquitoes. Current opinion in neurobiology, 34, 158-164.
[3] Paskewitz, S., Irwin, P., Konwinski, N., & Larson, S. (2018). Impact of consumption of bananas on attraction of Anopheles stephensi to humans. Insects, 9(4), 129.
[4] "6-Methyl-5-hepten-2-one". PubChem. National Center for Biotechnology Information, U.S. National Library of Medicine. Retrieved 2019-08-03.
[5] Eggersdorfer, Manfred (2000). "Terpenes". Ullmann's Encyclopedia of Industrial Chemistry. Weinheim: Wiley-VCH. doi:10.1002/14356007.a26_205.
[6] Pino, Jorge A.; Mesa, Judith; Muñoz, Yamilie; Martí, M. Pilar; Marbot, Rolando (2005). "Volatile Components from Mango (Mangifera indica L.) Cultivars". Journal of Agricultural and Food Chemistry. 53 (6): 2213–2223. doi:10.1021/jf0402633. PMID 15769159.
[7] Leal, H. M., Hwang, J. K., Tan, K., & Leal, W. S. (2017). Attraction of Culex mosquitoes to aldehydes from human emanations. Scientific reports, 7(1), 1-10.
[8] Waltz, E. (2021). First genetically modified mosquitoes released in the United States. Nature, 593(7858), 175–176. https://doi.org/10.1038/d41586-021-01186-6
Neslihan YÜKSEL